Okuma Süresi: 2 dakikaDilek Güngör: Koç’un villasının Sabancı’nın köşkünün elektrik ve doğalgaz parasını devlet ödemesin! Sabah yazarı Dilek Güngör: Koç’un villasının da, Sabancı’nın köşkünün de elektrik ve doğalgazının parasının bir kısmının devlet kasasından ödenmesine son verilsin
Dilek Güngör: Koç’un villasının Sabancı’nın köşkünün elektrik ve doğalgaz parasını devlet ödemesin!
Dilek Güngör: Koç’un villasının Sabancı’nın köşkünün elektrik ve doğalgaz parasını
GÜNDEM – Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, uygulanan ekonomi programının en önemli ayağının dezenflasyon olduğunu belirterek, “Dolayısıyla da her ay veriler yakından izleniyor. Temmuz rakamlarına bakacak olursak, yıllık bazda enflasyonda düşüş sürüyor. Haziran ayına göre düşüş 9.8 puan, yüzde 61.8. Ancak aylık enflasyon yüzde 3.23 ile Merkez Bankası’nın arzuladığının üzerinde” diye yazdı. Önceki gün enflasyon açıklandı. Malumunuz, uygulanan programın en önemli ayağı
dezenflasyon… Dolayısıyla da her ay veriler yakından izleniyor. Temmuz rakamlarına bakacak olursak, yıllık bazda enflasyonda düşüş sürüyor. Haziran ayına göre
düşüş 9.8 puan, yüzde 61.8. Ancak aylık enflasyon
yüzde 3.23 ile Merkez Bankası’nın arzuladığının üzerinde… Bu eğilim devam edecek mi?
Dün Ankara’da
Turkuvaz Medya Grubu’nun Balgat’taki ofisinde ağırladığımız
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek‘e göre, ağustosta da
düşüş eğilimi devam edecek. Yılsonunda
da
yüzde 40’lık oran görülecek. Şimşek,
“2024 dezenflasyona geçiş yılıydı. Zorlu
geçeceğini söyledik.
2025’te ilk rahatlama görülecek. Millet bize inansın.
Biraz sabır ve zamana ihtiyacımız var.
Enflasyon tek haneye düşene kadar
rahat uyumayacağız” diyor.
Peki ya beklentiler?
Düşüş devam ettikçe uygulanan programa güvenin
artacağını, Merkez Bankası’nın hedefinin gerçekleşmesiyle beklentilerin de
iyileşeceğini söylüyor.
Tabii gıda, ulaştırma, ticaret alanında yapılması gerekenlerin de altını çiziyor…
Birincisi, gıdada
arzı artıracak önlemler… Teknolojiyi
tarıma entegre
etmek… Endüstriyel bitkiler üretmek…
Soğuk zincir kurmak… Aracıları ortadan
kaldırmak…
Ticarette yol haritası belli… Ürünü tarladan sofraya getirecek sistemi kurgulamak…
Ulaştırmada da özellikle OSB’leri demiryoluyla ana ulaşım akslarına ve limanlara bağlamak…
Bunlar doğru yaklaşımlar…
İlaveten bana kalırsa, enflasyondaki düşüş kalıcı olmaya başlıyorsa maliyet bazlı fiyatlamaya da geçilmesi gerek… Bu modelle, herkes
kafasına göre fiyat belirlemeyi bırakır. Ürünün
bugünkü ve gelecekteki üretim maliyetlerini
dikkate alıp, belirli bir kâr marjı ekleyerek,
satış fiyatını belirler.
Bir de işin
sübvansiyonlar kısmı var.
Herkes elektrik ve gaz zammını konuşuyor da…
Kimse işin bu boyutunu sorgulamıyor.
Türkiye’de faturalanan elektriğin yarısı regüle tarife denilen sübvansiyonlu fiyatlardan satılıyor. Düşünün, her 100 TL’lik elektrik ve gazın yaklaşık
yüzde 70’ini devlet veriyor.
Hem de sadece dar gelirlinin değil…
Sosyal devlet olalım elbette…
Ama
Koç’un villasının da
Sabancı’nın köşkünün de elektrik ve doğalgazının parasının bir kısmının devlet kasasından ödenmesine artık son verilsin. Kaynak: T24, Sabah- Dilek Güngör