‘Cennette yaşıyorum’ diyerek kandırmış! ‘DEAŞ’ın gelini’ arkadaşını suçladı

Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – Dünya basınında ‘DEAŞ’ın gelini’ lakabıyla tanınan ve 15 yaşındayken doğup büyüdüğü Londra’yı terk edip Suriye’ye giderek DEAŞ’a katılan Şamima Begüm, BBC tarafından yayınlanan I’m Not A Monster (Ben Canavar Değilim) podcast dizisinin bu haftaki bölümünde terör örgütüne katılma kararının arkasındaki süreci anlattı. Begüm, DEAŞ’a katılma sürecinde yakın arkadaşlarının önemli etkisi olduğunu söyleyerek suçlamalarda bulundu.

class=”medyanet-inline-adv”>

‘DEAŞ’ın gelini’ lakaplı Şamima Begüm, okul arkadaşları Amira Abase ve Kadiza Sultana ile birlikte 2015 yılında İngiltere’nin başkenti Londra’dan ayrılarak Suriye’ye gitti. 3 arkadaşın hedefi, Şamima Begüm ile akrabalığı bulunmayan ortak arkadaşları Şarmeena Begüm’ün peşinden giderek terör örgütü DEAŞ’a katılmaktı.

Şamima Begüm 

ANNESİNİN ÖLÜMÜ KIRILMA NOKTASI OLDU

Şarmeena Begüm, 1999 yılında Londra’da Bangladeşli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Muhammed Nizam Uddin işi gereği ailesinden uzakta yaşıyordu. Bu durum 2007 yılına kadar devam etti ve Şarmeena’nın çocukluğunun önemli bir kısmı annesiyle birlikte geçti. 

Şamima Begüm’ün kötü şöhreti ve iddialarının aksine Şarmeena Begüm’ün hikayesine dair detaylar çok az biliniyor. ‘I’m Not A Monster’ (Ben Canavar Değilim) podcast dizisinin yeni bölümünde, DEAŞ’a katılan en genç İngiltere vatandaşlarından biri olan Şarmeena’nın hikâyesine odaklanılıyor.

Şarmeena, yaşıtları gibi sıradan bir hayata sahipti. Babası Uddin’in daha önce verdiği röportajlara göre küçük kız, müzik dinlemekten, film ve dizi izlemekten ve alışveriş yapmaktan keyif alan kendi halinde bir çocuktu. Bu durum, Şarmeena’nın annesi Shahnaz Begüm’ün 2013 yılında 33 yaşındayken kanser sebebiyle ölmesinin ardından büyük ölçüde değişti.

Şarmeena Begüm

Uddin, kızının yaşadığı değişimi, “Kızım kaybolduktan sonra polise, Şarmeena’nın annesinin ölümüyle çok değiştiğini söyledim. Giyim tarzını değiştirdi ve günde beş vakit namaz kılmaya başladı. Bazen çevremizde bulunan camilere giderdi” sözleriyle anlattı. Uddin, kızının terör örgütüne katılma sürecinde zaman zaman ziyaret ettiği caminin cemaatini suçlamanın doğru olmayacağını da belirtti. Şarmeena’nın üvey amcası Baki Miah ise genç kızın aşırılık yanlısı grupların tarafından örgüte katılmak konusunda ikna edildiğini düşünüyor. Miah, “Eminim ki ona Suriye’de ölürse cennete gideceği ve annesiyle buluşacağı gibi şeyler söylediler. Çünkü okuldan çıktıktan sonra evine geç geliyor ve vaktinin çoğunu buralarda geçiriyordu” dedi.

class=”medyanet-inline-adv”>

BÜYÜKANNESİNİ KANDIRARAK KAÇTI

Şarmeena ‘nın babası Muhammed Nizam Uddin, kızının annesinin ölümünün ardından yaşadığı duygusal boşlukta savunmasız kaldığını ve DEAŞ üyelerinin sosyal medya hesaplarını kullanarak Şarmeena ile iletişim kurup onu istismar ettiğini düşünüyor. Olayların bu şekilde geliştiğine neredeyse emin olduğunu söyleyen Uddin, “Her ebeveyn, çocuklarının telefonlarında neler yaptığını kontrol etmeli” şeklinde konuştu.

class=”medyanet-inline-adv”>

Terör örgütüyle ilk temasının nasıl gerçekleştiği konusunda net bir bilgi bulunmayan Şarmeena, 2014 yılında alışveriş yapacağını söyleyerek büyükannesinden 500 İngiliz Sterlin’i (yaklaşık 11 bin lira) aldı. Bir okul projesi için pasaportunu yanına alması gerektiğini söyleyen Şarmeena, evden ayrıldı ve kayıplara karıştı. Genç kız, İngiltere’den ayrılıp Suriye’ye giderek terör örgütü DEAŞ’a katıldı.

Kızının ortadan kaybolmasının ardından polise giden baba Uddin, “Polisle konuştuğumda bana DEAŞ’a katılmış olabileceğini söylediler. Kızımın neler planladığı hakkında hiçbir fikrim yoktu. Tüm bu yaşananlar polisle konuşunca anlamlı bir hale gelmişti” dedi.

‘KONUŞMA ŞEKLİ ÇOK İKNA EDİCİYDİ’

Bugün Suriye’de bulunan bir mülteci kampında yaşayan ve İngiltere vatandaşlığından çıkarılan Şamima Begüm de arkadaşı Şarmeena’nın annesini kaybetmesinden sonra çok değiştiğini söyleyerek, “Konuşmaları çok ikna ediciydi. Beni dışlamamaları için onları dinlemeye başladım” şeklinde konuştu.

Şamima, “Şarmeena örgüte katıldıktan sonra da bizimle konuşmaya devam etti. Bize dinimiz için hiçbir şey yapmadığımızı söylüyordu. Kendimizi suçlu hissetmeye başlamıştık. Şarmeena, DEAŞ’ın yayınladığı infaz videolarının gerçek olmadığını ve cennette yaşadığını söylüyordu. Bizi böyle ikna etti” sözleriyle terör örgütüne katılma sürecinde yaşadığını iddia ettiği süreci özetledi.

Bugün, Şamima Begüm dışındaki 3 kadının akıbeti bilinmezliğini koruyor. Şarmeena Begüm’ün 2019 yılından bu yana kayıp olduğu biliniyor. Abase ve Sultana’nın ise öldüğü tahmin ediliyor. Hayatta kalan Şamima Begüm’ün iddiasına göre terör örgütüne katılma kararında Şarmeena Begüm önemli bir rol oynuyor.