DOLAR
32,5201
EURO
34,8225
ALTIN
2.445,21
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
16°C
Bursa
16°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
21°C
Salı Az Bulutlu
17°C
Çarşamba Az Bulutlu
20°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
20°C

Hatay toz duman: Depremde ölmedik, sonrasında öleceğiz

Okuma Süresi: < 1 dakika Depremin üzerinden yaklaşık 7.5 ay geçti. Buna karşın Cumhuriyet tarihinin en ağır felaketinde en büyük hasarı alan Hatay’da yıkımların özensizliği, özellikle Antakya’yı devasa bir toz bulutuna çevirmiş durumda. Depremzedelerden en sık duyulan cümle ise “Depremde ölmedik, sonrasında öleceğiz”.

Hatay toz duman: Depremde ölmedik, sonrasında öleceğiz
Advert
18.09.2023 05:51
14
A+
A-
Okuma Süresi: < 1 dakika

Yaşanan sorunlara dikkat çekmek ve deprem bölgesi eğitim raporunu açıklamak için Eğitim-İş bölgede. Yıkılan Eğitim İş şubesinden Ulus Meydanı’na doğru sessiz yürüyüş yapılıyor. Çok uzun olmayan mesafe olmasına rağmen o yolda da yıkımlar sürdüğü için kortej adeta toz bulutunun içinden geçiyor.

‘ASBEST SOLUYORUZ’

Eğitim-İş’in eylemine CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara da destek veriyor. Ve sesi titreyerek şu uyarıyı yapıyor: “Asbest solumak istemiyoruz. Sizlere defalarca; tarım alanlarına, yeraltı su kaynaklarına, yerleşim alanlarına moloz dökmeyin dedik. En basiti solunum yolu hastalıkları olan birçok durumla karşılaşacağız.”

Çernobil ve Karadeniz bölgesinde yarattığı etki arasındaki bağlantıyı kurabilenler, benzer bir riskin önlem alınmazsa Hatay için de geçerli olduğundan şüphe duymamalı.

Hatay, hem halk sağlığı hem de akıl sağlığı açısından belki de şu an en riskli kent durumunda. Bir kent halkı, azala azala, tükene tükene Atatürk’ün “şahsi meselesine” sahip çıkmak için direniyor. Peki bu durum ne kadar sürdürülebilir? Bu fedakârlığın bedeli bu sahipsizlik mi olmalı? Hatay’ın sesini duyan var mı?

ETİKETLER: , ,
Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.