DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
18°C
Bursa
18°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
17°C
Pazartesi Az Bulutlu
20°C
Salı Çok Bulutlu
17°C
Çarşamba Az Bulutlu
21°C

İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk: Sen neden kendi affını istemiyorsun

İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk: Sen neden kendi affını istemiyorsun
Advert
05.06.2022 20:37
1.826
A+
A-
Okuma Süresi: 2 dakika

İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk: Sen neden kendi affını istemiyorsun İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk, BAHÇELİ’NİN. “İMAMOĞLU GÖREVDEN AFFINI İSTESİN ” sözüne karşılık ”SEN NEDEN KENDİ AFFINI İSTEMİYORSUN?” “Affını istesin” dediğin kişi, senin Türkiye genelinde aldığın oydan daha fazla oy almış birisi. 25 yıldır MHP nin başındasın. Hiçbir başarın yok. Neredeyse partiyi bitirdin. Zar zor yürüyorsun, lâkin; görevi bırakmaya hiç mi hiç niyetin yok. Asıl affını isteyecek olan kişi sensin.

İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk: Sen neden kendi affını istemiyorsun

İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk: Sen neden kendi affını istemiyorsun

GÜNDEM – İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk, İyi dersin, güzel dersin, ve de hoş dersin emme… Boş Dersin!
O, senin gibi kralın muhafızı filan değil ki, görevden affını istesin. Son dönemlerde bolca şahit olduğumuz atanan bakanlardan biri değil ki o, affını talep etsin. Merkez Bankası Başkanı, Tüik Başkanı, Tübitak Başkanı, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı da değil ki şeyhinden, hünkârından affını istesin..
İstanbul Eski Ocak Başkanı Recep Öztürk’ün Bahçeli’ye cevabı;
İyi dersin, güzel dersin, ve de hoş dersin emme… Boş Dersin!
O, senin gibi kralın muhafızı filan değil ki, görevden affını istesin.
Son dönemlerde bolca şahit olduğumuz atanan bakanlardan biri değil ki o, affını talep etsin.
Merkez Bankası Başkanı, Tüik Başkanı, Tübitak Başkanı, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı da değil ki şeyhinden , hünkârından affını istesin…
İmamoğlu seçilmiş bir Belediye Başkanı. Af isteyeceği yer, İstanbul halkı. Onunda yolu, seçim yâni sandıktır.

SEN NEDEN KENDİ AFFINI İSTEMİYORSUN?

“Affını istesin” dediğin kişi, senin Türkiye genelinde aldığın oydan daha fazla oy almış birisi.
25 yıldır MHP’nin başındasın. Hiçbir başarın yok. Neredeyse partiyi bitirdin. Zar zor yürüyorsun, lâkin; görevi bırakmaya hiç mi hiç niyetin yok.
Asıl affını isteyecek olan kişi sensin.
En başta aziz şehitlerimizden.
Sonra da; Türk Milletinden, Türk Milliyetçilerinden, Ülkücülerden…
Sadece affını istemek yetmez!
Af dilemelisin.
Hem de ayaklarına kapanarak bu aziz milletin.
Bilmem af ederler mi?
İstanbul karla boğuşurken, 25 gün önce organize edilmiş, İmamoğlu’nun İngiliz sefiri ile olan yemekli randevusunun hesabını soruyorsun.
“Orada ne konuşuldu? Bir protokol tutuldu mu?” diye soruyor.
Aynı soruyu, Yunan Başbakanı ile Trump’la, Putin’le, Joe Biden’le yaptığı ikili görüşmelerde, neler konuşulduğuna dair hiçbir protokol tutturmayan ağababan’a sorsana.

Peki, O’na niye sormuyorsun?

Trabzon mitinginde eline mikrofon verilip, ana muhalefet liderine “hain” dedirtilen 9-10 yaşındaki çocuğun bu davranışını ve orada sergilenen sahneyi normal buluyor ve diyorsun ki;
“Bu çocuk bu duruma nasıl geldi? Ona bakmak lâzım. “
Millet İttifakını HDP ve pkk ile irtibatlandırıyorsun.
Ne çabuk unuttun Habur’u, Apo’nun Diyarbakır meydanında okunan mektubunu, Megri Megri okunuşunu,
İhânet sürecini, hendek kazılmalarına karşı iktidarın sessizliğini, Oslo’yu, Dolmabahçe’yi, Apo’nunTRT de okunan mektubunu, Osman Öcalan’la TRT de yapılan söyleşiyi ve daha nicelerini…
Ve bütün bu gaflet veya ihanetin sebep olduğu yüzlerce vatan evladının genç yaşta toprağın kara bağrına düşüşünü ne çabuk unuttun!…

Esasen o çocuğu ve bir nesli siz bu hâle getirdiniz!

Sen ve O!…
Sizin o küfürbaz, aşağılayıcı, ötekileştirici, ayrıştırıcı ve bölücü diliniz…
O çocuğun dili, sizin diliniz.
Orada konuşan o değildi, sizdiniz!
Övünün eserinizle!
Eski İstanbul Ülkü ocakları Başkanı.
Recep ÖZTÜRK

 

Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.