DOLAR
32,2081
EURO
34,8604
ALTIN
2.444,95
BIST
10.218,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Hafif Yağmurlu
15°C
Bursa
15°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Az Bulutlu
19°C
Çarşamba Açık
20°C
Perşembe Az Bulutlu
20°C

Biesseci Bursa Tekstil haberi Hürriyet’te okuyunca şaşırdık

Biesseci Bursa Tekstil haberi Hürriyet’te okuyunca şaşırdık
Advert
21.06.2023 02:12
414
A+
A-
Okuma Süresi: 6 dakika

Biesseci Bursa Tekstil Hürriyet’te okuyunca şaşırdık Biesseci Tekstil’e ölüm yıl dönümünde iflas erteleme talebi üzerine kayyum atanması. Ekonomistlerin sürekli olarak ekonomideki tehlikeyi hatırlatmaları hepimizin malumu. Birçok ünlü ekonomistin ekonomideki şişkinliğe dikkat çekmesine karşın merkez medyanın ekonomi sayfasında sürekli güzellemeler kaleme alındı.

Biesseci Bursa Hürriyet’te okuyunca şaşırdık

Biesseci Bursa Haberi Hürriyet’te okuyunca şaşırdık

BURSA – Biesseci Bursa Anonim Şirketi yöneticisi merhum Özhan Canaydın’ın oğlu 47 yaşındaki Ahmet Murat Canaydın 50 yaşındaki Vedat Kantar, 26 yaşındaki Cemil Boston ile emekli icra memuru 68 yaşındaki Adem Bıllı hakkında, Hisar Tekstil’in şikayeti üzerine Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan ‘görevi kötüye kullanmak’, ‘hileli iflas’ suçlamasıyla ilgili dava açılmıştı. Bu dava sonucu hakkında kimsenin şimdilik kimsenin bir bilgisi ya da kamuoyuna yansıyan bir haber alınamadı.

Biesseci Bursa Tekstil

Merhum Özhan Canaydın tarafından Bursa’da 1985 yılında kurulan ve Türkiye’nin yabancı ortaklı ilk konfeksiyon şirketi olarak bilinen Biesseci Bursa Tekstil Sanayi ile birlikte 4 şirket için, Bursa 2’nci Ticaret Mahkemesi’ne İstanbul Barosu avukatlarından Necdet Budak tarafından iflas erteleme başvurusu yapılmıştı.

Başvuruyu 26 Şubat 2013 günü değerlendiren mahkeme iflas erteleme kararı verdi. Yeminli Mali Müşavir Zeki Tekar, Serbest Mali Müşavir Ali Kahve ve Tekstil Mühendisi Aysel Korkmaz’ın kayyum olarak atandığı şirketler aleyhine yapılmış ve yapılacak her türlü takipteki muhafaza, teslim, tahliye ve icra işlemleri durdurulmuştu. Daha sonra Bursa 2’nci Ticaret Mahkemesi’nde görülen davada ise, Biesseci firması için uygulanan tedbir kararı kaldırılmıştı. Alacaklı firmalar, Bursa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikada tekstil makineleri ve kumaşları aldı.

MAHKEME İFLASLARINA KARAR VERDİ

Fabrikaların son durumu ile ilgili 10 Ocak 2014 tarihinde görülen duruşmada kayyumların görevlerine son verilip, Biesseci A.Ş. hakkındaki iflas erteleme davası ret edilerek şirketin iflas ettiği kararı alındı. Diğer şirketler Liberteks Tekstil ve Konfeksiyon A.Ş., Barka Tekstil Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., BM Ütücülük ve Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Bie Bursa İpek Emprime Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin de iflaslarına karar verildi. Karar sonrası tedbir kararları da kaldırılmıştı.

8 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Daha sonraki süreçte, hakkında 20’nin üzerinde dava açılan Biesseci Bursa Anonim Şirketi yöneticisi merhum Özhan Canaydın’ın oğlu 47 yaşındaki Ahmet Murat Canaydın 50 yaşındaki Vedat Kantar, 26 yaşındaki Cemil Boston ile emekli icra memuru 68 yaşındaki Adem Bıllı hakkında, Hisar Tekstil’in şikayeti üzerine Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan ‘görevi kötüye kullanmak’, ‘hileli iflas’ suçlamasıyla ilgili davaya devam edildi. 8 yıla kadar hapsi istenen Ahmet Murat Canaydın duruşmadaki ifadesinde, “Şirket için attığım imzadan dolayı şahsi eşyalarım, şahsi borcumdan dolayı da fabrikadaki eşyalarda haciz işlemi uygulandı. Fabrikayı ben hiç bir firmaya kiraya vermedim. Yöneltilen suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum” dedi.

İŞÇİLERDEN MÜDAHİLLİK BAŞVURUSU

Diğer sanıkların da suçlamaları kabul etmediği duruşmada ilginç bir gelişme yaşandı. Yargılamadan haberdar olan Biesseci’de çalışan işçiler alamadıklarını öne sürdükleri tazminat ve izin paralarını gerekçe göstererek davaya müdahil olmak için dilekçe verdiler. Mahkeme heyeti yargılamayı eksik evrakların beklenmesi için erteledi.

GÜÇLÜ BİR ŞİRKETTİ

Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde Biesseci Bursa Tekstil Sanayi ile birlikte bünyesinde bulunan dört şirket 27 bin metrekaresi konfeksiyon, 15 bin metrekaresi boyahane, 4 bin metrekaresi örme tesisi olmak üzere toplam 47 bin 500 metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyordu. Bu firmalar GAP, Quiksilver, Calvin Klein, Timberland, Dolce & Gabbana gibi birçok markaya da fason üretim yapıyordu.

Yaklaşık bin 300 kişiye istihdam sağlayan fabrikalar, ekonomik zorluklar nedeniyle çalışanların sayısını 900 kişiye kadar düşürmüştü. Hisselerin çoğunluğu Canaydın ailesinde olan şirketler, 2011 yılında toplam ihracatının yüzde 37’sini Almanya’ya, yüzde 30’unu Fransa’ya kalan bölümünü İngiltere, İtalya, Belçika, Hollanda, ABD, Polonya’ya yapıyordu.

Hürriyet’te gördüğümüz bir haber bizi oldukça şaşırttı. Haberde ekonominin ne halde olduğunun fotoğrafı vardı.

İşte Demet Cengiz imzalı Hürriyet’teki o haber:

“Perakende sektörü peş peşe gelen iflas haberleri ‘neden’ sorusunu gündeme getirdi. Aşırı büyüme hırsının neden olduğu sürdürülemez borçlanma, pek çok marka için sonu hazırladı. Sektörün alarm verdiği, daha fazla markanın sıkıntı yaşayabileceği de söyleniyor ancak oyunu doğru oynayanlar sağlam adımlarla yürüyor.

RODİMood, Wenice Kids, Seven Hill, Uki, Haan-Gar, Berk ve daha pek çok Türk giyim markası… İsimlerini ya batma ya da iflas erteleme haberleriyle duyduk. Son iki yıldır bu haberlerin üst üste gelmesi perakende sektöründe endişe yaratırken, arkasında yatan nedenler sorgulanıyor. Neden peş peşe bu markalar batıyor?

Nedenlerin başında fazla borçlu olmaları var. Borç basit bir konu ama neden borçlu oldukları epey karmaşık. Böylesi yüksek oranlardaki borçluluğa hızlı büyümeleri neden oldu. Son 10 yıllık dönemde rekor sayıda artan alışveriş merkezlerine (AVM) birbiri peşine takılıp giren markalar, bugün imdat çığlıkları atıyor. Sektörde uzun süre ‘hızlı büyüme hezeyanı’ yaşandığını duayenler bile kabul etti. Ancak açılan her AVM’ye kötü lokasyonlar bile söz konusu olduğunda, yüksek kira bedelleriyle girildi. Girmek veya girmemek… İşte bütün mesele buydu.

TEKSTİL VE HAZIR GİYİMDE SIKINTI BÜYÜYOR

Sektör liderleri yıllardır bir araya geldiğinde AVM fazlalığından şikayet etti. Yüksek kiralardan yakındı. Yüksek ve adaletsiz ortak giderler nedeniyle ayaklandı. Ama birbirlerinin peşine takılıp, kredilerle yeni mağazalar açmaktan kendilerini alıkoyamadılar. Pek çok patronun bağıra bağıra, şikayet ede ede yeni AVM’lere girdiğini gördük. Buna, perakende sektöründe ‘hem ağlarım hem girerim’ sendromu da diyebiliriz. Türkiye’de öz kaynaklarıyla büyüyen marka sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Krediyle açılan mağazalar kendilerini çeviremedikleri gibi toplam içindeki maliyetleri de artırdı. Uzun süre iş yapmayan mağazayı kapatmaktan utanan patronlar, daha sonra bunlar için büyük bedeller ödemek zorunda kaldı. Artık kârsız noktaları kapatıyoruz demekten çekinmiyorlar.

HEM FAİL HEM MAĞDUR

Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner, AVM aşırılığı ve her birinde mağaza açma konusunu ‘Hem fail hem mağduruz” sözleriyle değerlendirmişti. “Yan yana açılan AVM’ler sıkıntının nedenlerinden biri ama bundan şikayet edemeyiz. Kimse bize zorla orada mağaza açtırmıyor. Doğal afet değil bu! Kendimiz yaptık” demişti.

‘FONA SATARIM’ PLANI

Yapılan hatalardan biri de eğer çok büyürlerse, bir fonu ortak olarak alabileceklerine inanmalarıydı. Bu yüzden fizibiliteye ve verimliliğe bakmadan mağaza sayılarını artırdılar. Oysa yerli veya yabancı yatırım fonları, yatırım yapmadan önce büyüklükten ziyade boruçluluk durumuna ve sürdürülebilir büyüme ihtimallerini göz önüne aldılar.

Ancak oyunu kuralına göre oynayan, borçluluk oranını kontrol altında tutan markalar, sağlam adımlarla yürümeye devam ediyor.

Öte yandan hazır giyimin üretim kanadında da sıkıntılar yaşanıyor. Hey Tekstil’in iflası… Galatasaray’ın merhum başkanı Özhan Canaydın’ın sahibi olduğu Türkiye’nin yabancı ortaklı ilk konfeksiyon şirketi Biesseci Bursa Tekstil’e ölüm yıl dönümünde iflas erteleme talebi üzerine kayyum atanması akla gelen ilk örnekler.

AVM yatırımcısı şikâyetçi

TÜRKİYE’de yabancı markalar da Türk markalar kadar plansız AVM’lerden şikayet ediyor. Sadece onlar mı, AVM yatırımcıları da yan yana ve verimsiz AVM’lerden şikayetçi. En son Alman Ece bu konuda oldukça sert eleştiriler yapmıştı. Tek kriterin kişi başına düşen kiralanabilir alan olamayacağını vurgulamıştı. Hatta ORA gibi iflası istenen alışveriş merkezlerine bile rastlandı.

İndirim savaşları vuruyor

TÜRKİYE pek çok ülkeden farklı bir perakende pazarına sahip. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar çok global ve yerel marka bulunmuyor. Fransız, İtalyan, ABD’li, İsveçli, İspanyol kimi arasanız var burada. Ve pazarda indirimler dahil pek çok konu regüle edilmediği için şartlar her an değişebiliyor. Bugün erken indirimden şikayetçi olan markayı, yarın ilk indirime giren olarak görmek şaşırtmıyor.

AVM’de Ankara İstanbul rekabeti

GEÇEN yılı 296 alışveriş merkezinde 8.2 milyon metrekare kiralanabilir alanla kapatan alışveriş merkezleri, büyümeye devam edecek. 3 yıl içerisinde metrekare olarak ciddi bir artış gösterecek alışveriş merkezlerinin, 2015’te 409 adet ve 13 milyon metrekareye ulaşması bekleniyor. . Eva Gayrimenkul Değerleme ile Akademetre’nin, Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği’nin katkılarıyla hazırlanan 2013-2015 Türkiye AVM Potansiyeli Raporu açıklandı. Mevcut alışveriş merkezleri ile 2014 yılı sonuna kadar açılması planlanan 110 alışveriş merkezinin incelendiği araştırmaya göre, artık daha fazla kiralanabilir alanı olan alışveriş merkezleri açılıyor. Raporda dikkat çekici ayrıntılardan biri ise 2013’te Ankara’nın 246 metrekare kiralanabilir alan ile İstanbul’u geçerek birinci sıraya yerleşmesi. Kişi başı kiralanabilir alanda İstanbul 227 metrekare ile ikinci sırada yer alırken, 3’üncü sırada yer alan Karabük’te ise bu rakam 214 metrekare olarak dikkati çekiyor.”

NE OLMUŞTU

16.06.2016 tarihli haberde Özhan Canaydın’ın sahibi olduğu Bursa’daki 5 ayrı fabrikanın iflasının ertelenmesi için açılan dava 16 Ocak 2014 öncesinde sonuçlandı. Daha önce İcra İflas Kanunu’nun 179. maddesi gereği, Biesseci Bursa Tekstil Sanayi Ticaret A.Ş. ile 4 şirketinin mal varlıklarının korunması için tedbir kararı verip, kayyum atayan Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi, bu kez şirketlerin iflasına hükmetti. Şirkette yönetici Ahmet Murat Canaydın (47), Vedat Kantar (50), Cemil Boston (26) ile emekli icra memuru Adem Ballı (66) hakkında ‘görevi kötüye kullanmak, hileli iflas’ suçundan Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Sanıklar hakkında 2 yıl ile 8 yıl hapis cezası istendiği davada alacaklı olan Hisar İplik Tekstil Fabrikası yöneticilerin avukatları, sanıklardan şikayetçi oldu.

Biesseci Bursa Anomim Şirketi yöneticisi Ahmet Murat Canaydın, “Hakkımda 20’den fazla açılan dava var. Şirket için attığım imzadan dolayı şahsi eşyalarım, şahsi borcumdan dolayı da fabrikadaki eşyalarda haciz işlemi uygulandı. Fabrikayı ben hiç bir firmaya kiraya vermedim. Bu konuda bilgim yok. Haciz işlemini yapan Adem Ballı’yı da bugün ilk defa görüyorum” dedi.

Fabrikaya birkaç sefer haciz işleme için gittiğini ifade eden Adem Ballı ise, “Dosyayı ben takip etmiyorum. Dosya bana geldiği için gitmem doğal. UYAP’a giden tarihlerin silinmesi unutuldu. O yüzden gazetedeki tarihlerle uyuşmuyor. Hata bundan kaynaklanıyor. Haciz tutanaklarının elle veya bilgisayarla yazılması yönünde kanun yok. Fabrikadaki mallar kalabalık olduğu için kabataslak not aldıktan sonra oradaki bilgisayarda haciz tutanağı düzenleyip ıslak imza attım” şeklinde konuştu.

İŞÇİLER MAHKEME SALONUNU DOLDURDU

Öte yandan fabrikadan tazminat, 3 aylık maaş, ikramiye ve yıllık izin paralarını alamadıklarını iddia eden işçiler de davayı izledi. Yaklaşık bin 300 işçinin mağdur olduğunu ifade eden işçiler, mahkemeye müdahil olmak için mahkeme başkanına dilekçelerini verdiler. Mahkeme heyeti, duruşmayı eksik evrakların tamamlanması için ileri bir tarihe erteledi.

Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.