DOLAR
32,2015
EURO
35,0201
ALTIN
2.515,67
BIST
10.739,57
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Parçalı Bulutlu
25°C
Bursa
25°C
Parçalı Bulutlu
Salı Az Bulutlu
29°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
25°C
Perşembe Az Bulutlu
22°C
Cuma Az Bulutlu
23°C

İNTERNET VE SOSYAL MECRALAR, RUH SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR…

İNTERNET VE SOSYAL MECRALAR, RUH SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR…
Advert
26.07.2018 11:25
279
A+
A-
Okuma Süresi: 2 dakika

Türkiye’de 54,3 milyon internet kullanıcısından 51 milyonunun aktif şekilde sosyal medya kullandığını, bu kullanımın 44 milyonunun cep telefonlarından gerçkleştiğini beliten uzmanlar, her yerde ulaşılabilir teknoloji sayesinde neredeyse herkesin, zamanlarının çoğunu, internete bağlanarak, Youtube, Instagram ve Facebook gibi sosyal ağlarda geçirdiğini söyledi. Aynı uzmanlar, bu durumun, insanları, psikolojik açıdan çok fazla etkilediğine dikkat çekiyorlar.

Doruk Sağlık Grubu’ndan Psikolog Nergis Öksüz, yeni toplumsal virüs olarak herkesi derinden etkileyen teknolojinin, sessiz düşman olduğunu söyledi.

Kaynaklara göre, dünyada nüfusun ortalama yüzde 54’lük kısmında internete ulaşılabilirliğin olduğuna dikkat çeken Öksüz, “Bu da, çocukların teknolojiden faydalanmalarına, yetişkinlerin bireysel sosyal medya hesaplarından, websitesi ve e-ticaret yapabilmelerine kadar geniş bir spektrumda olanak sağlıyor. Büyük mercekten bakıldığında, faydası çok gibi görünürken, internet ve teknoloji bu denli hayatımızda mevcutken, acaba zihin ve ruh sağlığı bundan nasıl etkileniyor? Durum, bebekten yaşlıya, çok da iç açıcı görünmüyor” dedi.

Çocuklar daha çok etkileniyor

Advert

Önüne geçilemeyen komplike bilgi akışının en büyük mağdurunun çocuklar olduğuna işaret eden Öksüz, “Çocuklarda, bu kadar komplike bilgi akışını yönetebilecek zihin altyapısı gelişmediğinden, dikkat eksikliği, algıda güçlük gibi ciddi sorunlar, yeme eşliğinde kullanılan teknoloji ile obezite, uyku düzensizliği gibi gelişim bozucu sonuçlar mevcut. Bunun yanında, teknoloji ile geçirilen her vakitte sosyal dünyadan uzaklaştıkları için, sosyal öğrenim ve konuşma gibi donelerde de çocuklarda gelişim yavaşlıyor” dedi.

Makinalarla ve bu makinalarda sunulan hayatlarla sağlanan iletişimin, çocukları, yaşamdan uzaklaştırdığını belirten Nergis Öksüz, “Çünkü çocuklar insanla değil, makinalardaki hayatlarla tek taraflı bir iletişim halindeler. Sabırları azalıyor, kullandıkça yaşamdan uzaklaşıyorlar, oyun bağımlılığından, ders başarısında düşüşe kadar, bir çok sorun yaşanıyor. Geçen yıl, tahimini olarak 56 çocuğun oyun bağımlılığından hayatını kaybettiğini biliyoruz.Özetle, postmodern dünyada çocukları bekleyen büyük tehlike, antisosyal kişilikler ve yaşam becerilerini düzenleyemeyen bireyler olmaları” şeklinde konuştu.

Paylaşımlardaki yaşamla kıyas yapılıyor

İnsanların, olağandışı görünmek adına çok farklı davranışlar sergileyebildiğine dikkat çeken Psikolog Nergis Öksüz, “2018 yılı verilerine göre, selfie çekerken ölenlerin  sayısı dünyada 843, Türkiye’deyse 47. Herkes sosyal medyada aktif olunca, bu kütlesel bir harekete dönüşüyor ve insanlar olağandışı olabilmek için, çok farklı davranışlar içine girebiliyor. Teknolojinin, fiziksel tehlikelerinden çok, görünmeyen ve usul usul varlığımızı tehdit eden pek çok özelliği var” dedi.

Psikolog Öksüz, birçok sosyal medya kullanıcısının, bu mecralarda maruz kaldığı paylaşımlardaki kişilerin hayatlarıyla kendi yaşam yaşam tarzlarını kıyasa gittiğini, hal böyle olunca da kıskançlık duygusunun bastırılamadığını, özenilen yaşam standardına erişme adına şartların zorlandığını ve hatta borçlanıldığını, devamında da ‘başkalarının hayatı güzel, benimki niye kötü’ gibi gerçekdışı bir fikre kapıldığına işaret etti.

Hayattan kaçmak için bir araç

Bazı kişilerin, teknolojiyi hayattan kaçmak için kullandığını belirten Nergis Öksüz, “Bakın, toplu taşımada herkesin elinde telefon, kulağında kulaklık… İşte böyle olunca sosyal toplumdan izole bir durumla karşı karşıya kalınıyor, iletişim ve etkileşim azalıyor. İnternette  var oldukça, aktif bir hayat hissi doğuyor fakat, çelişkisel olarak, kişiler ne kadar sanal hayatta vakit geçirirlerse, o kadar gerçek hayattan uzaklaşıyorlar” dedi.

“Tehdit büyük, farkına varmalıyız”

Geçtiğimiz yıla ilişkin çeşitli veriler de paylaşan Öksüz, şözlerini şöyle tamamladı:

“Teknolojinin sebep olduğu ve biten evliliklerin istatistiksel dökümü, geçen yıl için 2 bin 93’tür. İspanya’da yapılan 1 haftalık teknolojiden uzak kalma deneyinde, deney sonrası genel ‘iyilik’ hali, yüzde 64 oranında yüksek bulundu. Bunun sebebi, insan insana ilişkinin, sanal ilişkiden her zaman çok daha tatmin edici olması.

Özetle, teknolojiyi ve interneti uygun kullanmadığımızda, teknolojinin dev ağları, yaşamımızı tümden etkileyen bir hale gelecek. İnternet, tehlike olmadan fayda sağlaması için, iyi kontrol edilmeli, aksi takdirde tehdit, direkt yaşamlarımıza dönük, farkında olmalıyız.”

Yorumlar

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.