Ziya Bandırmalıoğlu’nu öldüren Fuat Çakıroğlu’nun ifadesi ortaya çıktı: Yat tartışmasını doğruladı Susurluk hükümlüsü Ziya Bandırmalıoğlu’nun yaşamını yitirdiği çatışmanın milyon dolarlık bir mega yat nedeniyle yaşandığı iddiası, Bandırmalıoğlu’nu vuran Fuat Çakıroğlu tarafından doğrulandı. Yatın sahipliği konusunda anlaşmazlığa düşen taraflar daha önce yaptıkları açıklamalarla iddiayı yalanlamıştı.
GÜNDEM – Ziya Bandırmalıoğlu’nu öldüren Fuat Çakıroğlu’nun ifadesi ortaya çıktı: Yat tartışmasını doğruladı Kadıköy Kalamış’taki bir restoranda iki grup arasında çıkan çatışmada; Ziya Bandırmalıoğlu’nu vurarak öldüren Fuat Çakıroğlu’nun ifadesi ortaya çıktı. Çakıroğlu, ilk kez BirGün yazarı Timur Soykan’ın gündeme getirdiği ancak daha sonra tarafların yalanlama açıklaması yaptığı ‘yat tartışması’nı doğruladı.
20 Aralık’ta Kadıköy’deki Kalamış Develi Balık Lokantası’nın üst katında yaşanan çatışmada, Susurluk hükümlüsü Ziya Bandırmalıoğlu ve eski polis Şahin Aslan yaşamını yitirdi, 5 kişi ise yaralandı.
Çatışmada Ziya Bandırmalıoğlu’nu vurarak öldüren Fuat Çakıroğlu’nun ifadesine, Hürriyet’ten Musa Kesler ulaştı.
Çakıroğlu’nun bahsettiği milyon dolarlık mega yat Lord Of The Seas’i ilk kez BirGün yazarı Timur Soykan gündeme getirmişti. Milyon dolarlık yat hakkında anlaşmazlık yaşadığı belirtilen Peker Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Peker ile Erkal ve Volkan Altunbaş kardeşler ise iddiayı yalanlayan açıklamalar yapmıştı.
İfadeye göre Bandırmalıoğlu ve Şahin Arslan bu meseleyi görüşmek için Çakıroğulları’yla buluştu. Bandırmalıoğlu, yatı geri isteyen tarafın; Çakıroğlu kardeşler ise yatı geri vermek istemeyen tarafın temsilcisiydi.
Çakıroğlu, ifadesinde yaşananları şöyle anlattı:
“Bandırmalıoğlu’nu şahsen tanımam, basından duymuştum. Onu restorana ben çağırmadım. Zaten onu uyuşturucu baronlarının tetikçisi diye bildiğimden masama da davet etmem. Davet etmediğim halde restorana kendisi geldi. Yanında Şahin Arslan ve Erkan Altunbaş’ın akrabası vardı. Selamlaştık, el sıkıştık. Masada yer açtık, oturdular. Ziya benim sağımda, Şahin Arslan da Ziya’nın karşısında, kardeşim Ayhan’ın yanına oturdu. Ziya ile diyalog kurdum. Ziya benim arkadaşım Caner’in arkadaşıydı. Masaya doğru daha önce görev yaptığı yerlerden ve yattığı cezaevlerinden bahsetti. Gayri meşru alemdeki arkadaşlarından bahsetti.
Bu şahısların isimlerini neden bahsettiğini başta anlayamadım, anlamlandıramadım. Ama muhabbet devam ederken bunu ara ara tekrar etmesi beni irite etmeye başladı. Erkal Altunbaş’ın eskiden sahip olduğu yat ile bir sıkıntısı olduğundan bahsetti. Yatın benim himayemde olduğunu ima ederek ‘Sıkıntıyı çözelim, yatın sahibi biziz’ diyerek yatı bizden istedi. Ona yatla bir alakamız olmadığını, Altunbaş’ın ise çok eski bir dostumuz olduğunu söyledim. Ancak Ziya ısrarla yatı bizden istedi. Anlatırken de yukarıda bahsettiğim isimleri tanıdığından söz ederek tehdit boyutuna vardı.
Ziya’ya neden bu isimleri masada zikredip bizi tehdit etmeye çalıştığını sordum. ‘Ziya Bandırmalıoğlu senin kendi ismin yok mu?’ diye sordum. ‘Önceden vatan millet Sakarya diyerek baronları öldürüyordun, şimdi de baronların adını ağzından düşürmüyorsun, geldiğinden beri 3-4 defadır bunu yapıyorsun’ dedim. Neden baronların ismini masada anıyorsun deyince Ziya ayağa kalktı. Benimle hiç tartışmaya girmeden silahını ateşledi. Silahı görünce eline yapıştım. Net olarak şunu hatırlıyorum, silahı elimde tutarken silah elimin içinde 2-3 kez patladı ve silahı elinden aldım. Elinden aldıktan sonra silahı ben kullanmaya başladım.
Kardeşim Ayhan’ın da benim Ziya ile boğuşmam esnasında silahla kime ateş ettiğini görmedim. Kamera kayıtlarından gördüğüm kadarıyla Ayhan önce benim olduğum tarafa Ziya’ya ateş ediyor, daha sonra da Şahin’e ateş ediyor. Olaydan sonra ayakta sadece ben kaldım. Yaralanan arkadaşlarımı yerden kaldırarak hastaneye götürülmelerine yardımcı oldum. Elimde silahla restoranın alt ve üst katlarında dolandım. Ziya ile birlikte gelen bize karşı silah kullanabilecek başka şahıs ya da şahıslar var mı diye kontrol ettim. Kardeşlerimle birlikte hastaneye kendi imkânlarımızla gittik.”
Anladığım kadarıyla Ziya, Erkal Altunbaş ile yatın devri konusunda anlaşmış, bunun karşılığında kendisine para vaat edilmiş. Beni de inşaat şirketinin sahiplerinin tanıdığı olarak görerek yat meselesini benim ile bir şekilde orta yol bulacağını düşünmüş. Bulamazsa bana da silah kullanarak daha sonra Erkal’dan ‘Başımıza iş geldi’ diyerek para koparma planı yapmış diye düşünüyorum.
BirGün